Teknolojinin en hızlı uygulama sahası bulduğu sektörlerin başında geliyor telekomünikasyon sektörü. Trendlerin değişim hızının bir yılın altında olduğu sektörün müşterileri her geçen gün daha yüksek beklentiler içine girerken, sektör firmaları artan teknoloji yatırım maliyetlerini asgari seviyede tutabilmek ve rekabet güçlerini kaybetmemek için hali hazırdaki altyapılarından azami seviyede çözüm geliştirmek için mücadele ediyorlar.

21. yüzyılın hızlı toplumunda, bilgiye ve kontaklarına her yerden ulaşmayı talep eden müşteriye cevap verebilmenin tek yolu, onları her zaman, her yerden birbirine bağlayabilmekten geçiyor. Bunu başarabilen firmalar yarattıkları öncülüğü marka değerlerine ekliyor ve sektörde ön sıralardaki yerini sağlamlaştırıyorlar. Ancak bu denli hızlı değişime kurumsal anlamda ayak uydurabilmenin tek yolu kuşkusuz geleceği öngörebilmek, genişletilebilir ve ergonomik sistemleri hayata geçirmekten başka bir şey değil.

Video donanımlarının iletişim cihazlarında standart haline gelmesi, son kullanıcı iletişim maliyetlerinin ucuzlaması ve globalleşme sonucu kullanıcıların iletişim deneyim beklentilerinde çıta oldukça yükselmiş durumda. Kullanıcılar, tüm cihazlarının birbiri ile bütünleşmesini ve her yerden aynı kabiliyetlerle ulaşılabilmeyi ve iletişim kurabilmeyi talep ediyor.

Bu zorlu gereksinimlere bir de kıran kırana rekabet olan bir pazar eklenince firmaların inovasyonu öncelikli prensip haline getirmekten başka çaresi yok gibi görünüyor. Sektörün yıldız firmalarının; gerek iç süreçlerinde gerekse de son kullanıcı ve kurumsal çözümlerinde inovasyonu en başarılı kullanan firmalar olacağını söylemek hiç de zor değil.